1. Gün İstanbul - Bremen

İstanbul Havalimanı'ndan, Türk Hava Yolları ile saat 08:15'te hareket ederek saat 10:25'te İsviçre-Fransa sınırında bulunan Basel-Mulhouse hava limanına varış. Özel tur otobüsüyle Fransa'nın Kuzeydoğusunda bulunan ve "Fransa'nın en güzel köyleri" labeli taşıyan çiçek diyarı
Eguisheim'a hareket. 1989'dan beri ulusal çiçeklendirme yarışmasının Büyük Ödülü'ne sahip ve Avrupa çapındaki yarışlarında derece alan köyde gezinti. Daha sonra
Colmar'a doğru yola devam. Colmar IX. yüzyıllara dayanan zengin bir kültürel mirasa sahip. Kutsal Roma Germen İmparatorluğu'nun kurucusu Charlemagne (Karolus Magnus) ve diğer Karolenj krallarının bir sayfiye yeri olmakla birlikte Colmar, ressam Martin Schongauer (1445-1491), Matthias Grünewald (XVI. yy.), dünyaca meşhur Özgürlük Heykeli'nin mimarı heykeltıraş Auguste Bartholdi (1834-1904), "Hansi" olarak tanınan yazar, suluboya ressamı ve karikatürist Jean-Jacques Waltz (1872-1951) gibi ünlü sanatçıların doğum yeridir. Şehir merkezinde öğle yemeği molası. Ardından yürüyerek yapılacak olan tarihi şehir turu için hareket.
Belediye binası, Eski Gümrük Meydanı ve Binası, Pfister Evi, Aziz Martin Katedrali ve Küçük Venedik anlamına gelen "Petite Venise" semtini keşfedeceksiniz. Geziden sonra otele yerleşme ve serbest zaman. Akşam yemeği serbest, geceleme otelde.
2. Gün Bremen - Hamburg - Lunebourg

Sabah, kahvaltının ardından,
Hamburg'a hareket. Almanya'nın Berlin'den sonra en kalabalık ikinci şehri ve Avrupa'nın da ikinci büyük limanı olan
Hamburg,
Elbe ve
Alster Nehirleri'nin kesiştiği noktada bulunan bir kanallar şehridir. Bu nedenle de şehirde ikibinin üzerinde köprü bulunmakta. 2.Dünya Savaşı'nda tamamiyle harap olan şehir, savaş sonrası aslına uygun olarak yeniden yapılmış. Günümüzde şehrin 1200 yıllık geçmişe sahip tarihi yapısı, Gotik mimari örnekleri, köprüleri ve doğal güzellikleri, tüm dünyadan gelen gezginleri çekmekte. Şehrin karakteristik silüeti, kiliselerinin beş etkileyici kulesinden oluşmuş. Sabah, geziye 132 mt. lik " Michel " lakaplı kulesiyle ünlenmiş
St. Michel Kilisesi ile başlayacağız. 1762 senesinde, tamamiyle tuğladan yapılmış olan yapı, kuzey Almanya'nın en güzel barok kiliselerinden biridir. Daha sonra, yürüyüş yolu üzerinde,
Deichstrasse Kıyısı ile
Nikolaifleet Kanalı arasında kalan ve eski Hamburg'un gerçek bir yansıması olan, 17/18. yüzyıllar orta sınıf evlerini ve eski depoların restore edilmiş cephelerini keşfederek etkileyici Neo-Rönesans stilindeki
Belediye Sarayı'nın bulunduğu
Rathausmarkt meydanına gideceğiz. Şehrin en işlek bölgesi olan Rathausmarkt alışveriş merkezleri, kafeleri ve restoranları ile insanların eğlenceli vakit geçirdikleri bir alandır. Buradaki Belediye Sarayı 1897 yılında
Martin Luther tarafından dizayn edilmiş ve cephesi, Charlemagne'den Francis II'ye kadar, yirmi Kral ve Alman İmparatorunun bronz figürleriyle dekore edilmiş. Elbe'nin kollarından biri olan Alster boyunca yürüyerek, şehrin ortasında büyük bir gölet olan
Binnenlaster'a varış. Ardından, Kuzey Almanya'nın en büyük barok orgunu barındıran, Gotik stildeki
St. Jacques Kilisesi gezisi ve öğle yemeği için serbest zaman. Ardından, Alman sanatının yaklaşık 7 yüzyılının sergilendiği
Kunsthalle Güzel Sanatlar Müzesi'ni ziyaret. Müzede Alman resim sanatının yanında Hollanda ekolünden Rembrandt, Ruysdael, J. Steen ve Fransız ekolünden Courbet, Monet, Rodin, Cezanne, Gauguin'in eserlerini de görebilirsiniz. Müze gezisinden sonra, günün programını şehir merkezinin hemen yakınında yeni oluşan bir semt olan
Hafen City' yi keşfederek bitireceğiz. Bu çalışma, Hamburg limanının eski bir bölümünün yeniden yapılandırılması ve rehabilitasyonu için İsviçre mimarlık firması Herzog & de Meuron tarafından hazırlanmış Avrupa'daki en büyük kentsel kalkınma projesidir. 2150 kişilik büyük ve 550 kişilik küçük salonları bir kültür abidesi olan
Elbe Filarmoni Binası'nı dışdan gördükten sonra,
Lüneburg'a hareket. Akşam yemeği serbest, geceleme otelde.
3. Gün Lüneburg - Lübeck

Sabah, Hansa Birliği'nin en iyi korunmuş şehirlerinden biri olan
Lüneburg'un keşfi. Tuz ticareti, 10.yüzyıldan itibaren şehrin zenginlik kaynağı olmuş. Tuğla evleriyle öne çıkan tarihi şehirde yürüyüş.
Pazar Yeri Meydanı'nda muhteşem barok cepheli
Belediye Binası'nı görüp çevreyi gezdikden sonra, geçmişte tuzun yüklendiği rıhtımlara doğru yürüyüş. Kıyıda hala, eskiden tuz yüklemek için kullanılan tarihi bir vinci görmek mümkün. Son olarak,
Am Sande Meydanı'nda burma tuğladan yapılmış, merdiven şeklinde dik çatıları olan geleneksel binaların görülmesi. Öğle yemeği için serbest zaman ve ardından,
Hansa Birliği'nin eski başkenti
Lübeck'e hareket.
Dünya Mirası Listesi'nde bulunan kentin tarihi mahallelerinin yürüyerek keşfi: Şehrin girişini gösteren bir simge haline dönüşmüş olan
Holstein Kapısı ile tura başlıyoruz. Ardından, tuğladan yapılmış gerçek bir Gotik mücevher olan
gezisi. Kilisenin 125 mt. yüksekliğindeki iki kulesi, adeta şehrin çatısı gibi durmakta. İçerisi sanat eserleriyle dolu olan kilisede bronz bir Kutsal Kap ve Geç Gotik bir Altar Panosu'nu da görebilirsiniz. Ardından Buddenbrook Ailesi Evi gezisi. Bu ev, çok güzel bir Rokoko Cephe'nin arkasında, Heinrich Mann ve 1929 Nobel Edebiyat Ödülü'nü alan kardeşi Thomas Mann'a adanmış bir müze barındırmakta. Thomas Mann'ın Buddenbrook Ailesi adlı romanında, hikayenin ana konusu olan Patrisyen Aile bu binada yaşamaktadır. Gezinin sonunda otele yerleşme. Akşam yemeği serbest, geceleme otelde.4. Gün Lübeck - Schwerin - Wismar - Rostock

Sabah, göl ve orman manzaralarının ortasında konumlanmış, Kuzey Almanya'nın sakin ve huzurlu yüzü
Schwerin'e hareket. Varışta Schwerin'in keşfi. Burada göreceğiniz manzaralar sizleri hayran bırakacak. Özellikle göllerdeki yansımalar fotoğraf sevenleri çok mutlu edecek. Varışta, 1845-1857 yılları arasında, Mecklenburg-Schwerin Büyük Dük'ü için inşa edilen, bazı gotik ve barok alıntılara rağmen neo-rönesans tarzında olan Şato'nun gezisi. Binanın dış görünümü Fransa'da ki Chambord Şatosu'nu anımsatmakta ve binalarının tamamında 400 den fazla oda bulunmakta. İçerisinde çok sayıda Alman Porseleni ve tablodan oluşan sanat eseri sergilenmekte. En muhteşem bölümü ise, hiç şüphesiz freskleri, armaları ve Carrara Mermerleri ile taht odasıdır. Merkezinde kanal ve etrafı barok heykellerle süslü, haç şeklinde bir gölet bulunan bahçelerde gezinti. Daha sonra, kanallarda kısa bir tekne turu ve öğle yemeği için serbest zaman. Daha sonra, gece konaklanacak olan
Rostock'a hareket. Yol üzerinde, Lübeck'liler tarafından 1229 senesinde kurulup, birliğin Lübeck'den sonra ikinci büyük limanı olan
Wismar kenti gezisi. Devasa
Saint-Nicolas Kilisesi şehrin kısa sürede ulaştığı refahın simgesidir. Ardından, şehrin kalbindeki kare
Pazar Meydanı'na varış. Meydandaki en eski ev olan
Alter Schwede'i (ihtiyar İsveçli) gotik tuğla duvarlarından hemen tanımak mümkün. 1380'lerde inşa edilen bu bina, o dönemdeki İsveç hakimiyetini anımsatır. Meydanın güney doğusunda göreceğiniz
Wasserspiele Hollanda Rönesans'ı stilinde yapılmış bir su terazisi olup, asırlar boyu şehrin su ihtiyacını karşılamış. Geziden sonra,
Rostock'a doğru yola devam. Varışta otele yerleşme. Akşam yemeği serbest, geceleme otelde.
5. Gün Rostock - Stralsund - Rugen Adası - Szczecin (Polonya)

Sabah, otobüsle Rostock şehir turu ve tarihi evlerle çevrili
Kröpeliner Sokağı'nda yürüyüş. Rostock Limanı'nın harika manzarasını seyrettikten sonra,
Starlsund'a hareket. Kuruluşundan beri gelişimini deniz ulaşımı ve ticaretine borçlu olan, göllerle çevrili
Starlsund ,
Rugen Adası'ndan Baltık Denizi'nin bir koluyla ayrılır. Lübeck'den esinlenerek yapılmış gotik tuğla yapılar şehrin karakteristik görünümünü oluşturur. Belediye Binası'nın zengin dekorlu ve sivri çatılı cephesini en iyi, eski pazar yerinden görmek mümkün. Hemen yanındaki
Saint-Nicolas Kilisesi, Fransız Katedralleri örnek alınarak yapılmış. Bu nedenle, tuğla yapılarda pek görülmeyen istinad kemerlerini bu yapıda görebilirsiniz. Kilisenin içindeki bazı pilpayelerin üzerinde ve şapellerde, günümüze kadar korunmuş Gotik Freskleri de görmek mümkün. Pazar Yeri Meydanı'nda serbest zamanın ardından iki kilometreden fazla bir köprü ile ana karaya bağlanan
Rugen Adası'na hareket ve Ada'da öğle yemeği için serbest zaman. Ada, harika kayın ormanları, engebeli kıyı şeridi, kumlu plajları ve kireçtaşı uçurumlarıyla çok çeşitli manzaralar sunmakta. Bu kıyılarda, huzur verici bir öğleden sonra geçirip ardından homojenliğini günümüze kadar korumuş olan, neo-klasik Putbus ve Sellin Şehirlerini keşfettikten sonra, bir Polnya şehri olan
Szczecin'e doğru yola devam. Varışta otele yerleşme. Akşam yemeği serbest, geceleme otelde.
6. Gün Szczecin - Gdansk

Sabah,
Szczecin şehir merkezini otobüsle gezip, kısa bir mola verdikten sonra, Polonya'nın kuzeyindeki, Polonya (Pomorze) ve Almanya (Pommern) arasında bölüşülmüş olan Pomerania bölgesinde bulunan
Gdansk'a doğru yola çıkış. Bu stratejik konumu Gdansk'a ekonomik ve politik bir önem kazandırarak,
Hansa Birliği'ne üye olmasına ve yörenin başkenti konumuna gelmesine neden olmuş. Muhteşem farıyla ve plajlarıyla tanınan
Ko?obrzeg'de öğle yemeği için serbest zaman. Akşamüstü, Pomerania bölgesinin (Pomerania Voyvodalığı) başlıca şehri ve Polonya'nın Baltık Denizi'nin kıyısındaki en önemli limanı olan Gdansk'a varış. Mimarisinde Hansa Birliği'nin izlerini taşıyan ve dünyanın kehribar başkenti olarak da tanınan
Gdansk'ın Tarihi Merkezi'nde, tarihi yük vincinin yükseldiği upuzun rıhtımı ile pitoresk
Motlawa Nehri kıyısında gezintiden sonra otele yerleşme. Akşam yemeği serbest, geceleme otelde.
7. Gün Gdansk - Sopot - Gdansk

1980 yılında Gdansk,
Lech Walesa önderliğindeki grevcilerin kurduğu
"Solidarnosc" hareketinin yuvası olur ve Gdansk tersanelerinde başlayan grevler tüm Polonya'ya yayılır. 1983 Nobel Barış Ödülü'nü alan Lech Walesa, 1990-95 yılları arasında Polonya Cumhurbaşkanı olur. Gdansk, Sopot ve Gdynia şehirleri ile birlikte
"Trojmiasto" yani "Üçleme Şehir" olarak adlandırılmakta. Gün boyunca, Baltık kıyısında ki
Gdansk ve
Sopot'un keşfi.
İlk olarak Gdansk tarihi merkezi gezisi. Şehrin görkemli giriş kapıları; birbirinden güzel evlerin sıralandığı Gdansk'ın en ünlü caddesi olan Uzun Pazar (Dlugi Targ); şehrin sembolü Neptün Çeşmesi; Baltık ve Kuzey Denizi'nin çevresindeki ticari birliliği ile tanınmış
Hansa Birliği'nin tüccarlarının toplantı yeri olarak kullanılan Artus Sarayı; Belediye Binası; şehrin bir diğer simgesi olan Motlawa Nehri kenarındaki devasa tarihi Vinç (Zuraw); tuğladan yapılmış Azize Meryem Kilisesi ve Tersane İşçileri Anıtı görülecek yerler arasında. Son olarak, 1980'de başlayan işçi direnişinin merkezi olan Gdansk doklarında inşa edilen ve Avrupa'nın en önemli siyasi tarih müzesi olarak da bilinen
Avrupa Dayanışma Merkezi'ni ziyaret. Daha sonra,
Oliwa Katedrali'nde org dinletisi. Ardından, kaplıcaları ile bilinen bölgenin gözde tatil beldesi
Sopot'a hareket. Burada bulunan Avrupa'nın en büyük ahşap iskelesinde gezinti. Akşam yemeği serbest, geceleme otelde.
8. Gün Gdansk - Kaliningrad (Rusya)

Sabah, kahvaltıdan sonra, Rusya sınır kapısını geçip,
Vistül Lagünü'nün harika harika manzaralarını seyrederek, Baltık Denizi kıyılarının, Litvanya ile Polonya arasındaki bölümüne sıkışmış ilginç başkent
Kaliningrad'a varış.
Rusya Federasyonu'na bağlı olan Kaliningrad, Rusya ana karasına sınırı olmayan bir federe bölgenin başkentidir. Köklü bir tarihe sahip olan ve önemli bir ticari, politik ve askeri merkez olan Kaliningrad birçok tarihi esere ev sahipliği yapmaktadır.
Imanuel Kant'ın da mezarının bulunduğu kentte ünlü düşünürün ismiyle kurulmuş bir üniversitede bulunmaktadır. Kent eski Prusya Krallığı'nın başkenti olmasından dolayı
Köninsberg olarak da anılır. Şehre varışta, öğle yemeği için serbest zamanın ardından
Köningsberg Katedrali gezisi: II. Dünya Savaşında yıkılıp, sonra tekrar inşa edilen yapının ilk yapılışı 14.yüzyıla uzanır. Kneiphof Adası üzerinde bulunana Katedral'de birçok Prusya kralı taç giymiştir. İlk olarak, 1335 yılında
Büyük Töton Hükümdarı Ludger von Braunschweig'in, son olarak da, 1809 yılında Prens Willhelm'in ölü doğan oğlunun gömüldüğü Katedral'de, 28 Şubat 1804'de defnedilen ünlü düşünür Imanuel Kant'ın da mezarı bulunmaktadır. Katedral'in ve Müzesi'nin gezisinden sonra, Königberg Kalesi'nin orjinal alanına, mimar Yulian L. Shvartsbreim tarafından, Kaliningrad Bölgesi'nin yönetim binası olarak, toprağa gömülü bir robotu andırır şekilde inşa edilen
Sovyetler Evi gezisi. Ardında şehrin
Tarihi Surları'nda yürüyüş ve ünlü
Kehribar Müzesi gezisi.
Verkhneye Gölü kıyısında, 19.yüzyıldan kalma, neo-gotik tarzda bir kalenin içerisinde bulunan Müze'de, Kaliningrad'ın ünlü kehribar taşlarından oluşan zengin bir koleksiyon görebilirsiniz. Akşam üstü otele yerleşme. Akşam yemeği serbest, geceleme otelde.
9. Gün Kaliningrad - Kuronian Yarımadası - Nida - Klaipeda - Kaunas

Sabah, dünyanın en büyük kehribar rezervlerinin bulunduğu Baltık Denizi'nin kıyılarında,
tarafından
Dünya Mirası Listesi'ne alınmış olan
Kuronian Yarımadası'na doğru yolculuk. Kehribar galerileri ve hediyelik eşyaları dükkanlarının bulunduğu
Nida'da sınırı geçtikten sonra, 1929 yılında Edebiyat Nobel ödüllü Alman yazar Thomas Mann'ın yazlık evi gezisi.
Kuronian Lagonu'nun güzel görüntülerine hakim
Altın Kum Tepeleri gezisi ve öğle yemeği için serbest zaman. Daha sonra,
Neringa Millî Parkı'nın keşfi. Bu gezi esnasında uzunluğu 98 kilometre olan ve genişliği 0,4 ila 4 kilometre arasında değişen Kuronian Yarımadası'nda nefes kesen kum tepeleri; XIX. yuzyılın ortasında 2000 tondan fazla kehribarın denizden toplandığı balıkçı köyü Juodkrante ve efsanevi pagan şahsiyetlerin betimlediği çok sayıdaki ilginç tahta heykellerin sergilendiği "Cadılar Tepesi" nde yürüyüş. Daha sonra, 15 dakikalık feribor geçişi ile Hitler tarafından 1939'da Reich'a eklenen Litvanya'nın tek büyük limanı
Klaipeda'ya varış. Eberhardt von Sein'ın 1252'de inşa ettirdiği Memelburg Kalesi'nin adını alan ve Alman etkileri taşıyan eski Memel'de panoramik şehir turu: tarihi şehir merkezi, şair Simon Dach'ın heykelinin bulunduğu Tiyatro Meydanı, neo-gotik postane binası. Gezinin ardından, Litvanya'nın ikinci büyük şehri
Kaunas'a doğru yola devam.
Nemunas ile Neris Nehirleri'nin birleştikleri stratejik bir yerde XI. yüzyılda kale çevresinde kurulan ve iyi korunmuş olan Kaunas'a varış. Tarihi şehrin keşfinden sonra otele yerleşme. Akşam yemeği serbest, geceleme otelde.
10. Gün Kaunas - Trakai - Vilnius

Sabah, kahvaltının ardından, tarihi
Kaunas turu. Daha sonra, 1323 yılına kadar Litvanya Büyük Dükalığı'nın ilk başkenti olan
Trakai'ya doğru yola çıkış. Litvanyalıların hafta sonları ve yaz tatillerinde akın akın geldikleri, masalsı görüntüsü ile ülkenin simgesi haline dönüşen Trakai'ya varışı takiben
Galve Gölü'nde de kısa bir tekne gezisi. Ardından, XV. yüzyılda Galve Gölü'nün küçük bir adasının büyüleyici bir konumunda inşa edilen, Litvanya'nın en tanınmış kalesinin gezisi. Kırmızı tuğlalarla yapılmış müstahkem kale, yüzyıllar boyunca hem savunma amacıyla hem de Litvanya Büyük Dükleri'nin konutu olarak kullanılmış. Akabinde, Trakai'nin en belirleyici özelliklerinden biri de Litvanya'nın en küçük azınlık grubu olan ve kendilerine has
Kıpçak Türkçesi'ni konuşan Karaimler'in XIV. yüzyıldan beri burada yaşamaları. Trakai şehir turu esnasında Karaimlerin kültürü ile tanışma.
"Kıbın" adı verilen Karaimler'e ait geleneksel börek çeşitlerini tadacağınız öğle yemeğinin ardından, Litvanya'nın başkenti
Vilnius'a doğru yola devam. Varışta otele yerleşme. Akşam yemeği serbest, geceleme otelde.
11. Gün Vilnius - Rundale - Riga

Sabah, kahvaltının ardından,
Siauliai'de bulunan ve hayret uyandırıcı bir görüntü sergileyen, binlerce haçın yükseldiği
Haçlar Tepesi'ni gezmek üzere hareket. Bu ilginç Haçlar Topluluğu'nu gezdikten sonrai Letonya sınırını geçerek, Riga'ya 80 km uzaklıkta bulunan
Rundale Sarayı'na doğru yola devam. Öğle yemeği için serbest zaman ve daha sonra, Rundale Sarayı'nı ziyaret. Ünlü İtalyan mimar
Rastrelli tarafından Curland dükü için yapılan yazlık saray, Letonya'da Barok ve Rokoko mimarisinin en görkemli örneğidir. Gezinin ardından, yemyeşil orman manzarası eşliğinde, Baltık Denizi'ne dökülen ülkenin en büyük nehri
Daugava'nın iki yakasında gelişmiş, Baltıkların en büyük kenti Riga'ya hareket. Akşamüstü, Orta Çağ'da kutsal Roma Germen İmparatorluğu'na bağlı Teuton Şövalyeleri tarafından kurulan Letonya başkentine
Riga'ya varış ve otele yerleşme. Akşam yemeği serbest, geceleme otelde.
12. Gün Riga

Sabah, 1201 yılında
Daugava Nehri'nin kıyısında kurulmuş ve 2001'de kentin kuruluşunun 800. yılı vesilesiyle gösterişli bir biçimde restore edilmiş olan ve
tarafından
Dünya Mirası Listesi'ne alınan eski
"Hanseatik" şehrinin yürüyerek gezilmesi. Riga, Baltık ve Kuzey Denizi'nin çevresindeki ticari birlikteliği ile tanınmış
Hansa Birliği'ne bağlıydı. Almanlar, Polonyalılar, İsveçliler, Ruslar, Naziler ve 1991'e kadar tekrar Ruslar tarafından ele geçirilmiş olan Riga'nın son derece hareketli bir geçmişi vardır. 1930 lerde inşa edilen eski Zeppelin ambarlarında kurulan
Riga Merkez Pazarı gezisinden sonra,
Livonya Tarikatı Kalesi, Dome Meydanı'nda yükselen ihtişamlı
Azize Meryem Dome Katedrali, Aziz Piyer Kilisesi, 15. yüzyıldan kalma Riga'nın en eski evleri olan Üç Biraderler, İsveç Kapısı, Barut Kulesi, Özgürlük Anıtı, Büyük Lonca ve hemen yanında
Küçük Lonca Binaları gibi tarihi şehrin önemli yapılarının görülmesi. Riga'nın kent merkezi, her üç binadan birinin zarif dekoratif süslemeleriyle ön plana çıktığı XX. yüzyılın başına özgü
Art Nouveau stilinin en güzel örneklerini sergilemekte. Aralarında ünlü Rus mimar
Mikhail Eisenstein'ın imzasını taşıyan birçok
Art Nouveau-Jugendstil yapının bulunduğu
Elisabetes ve Alberta sokaklarının keşfi. Gezi esnasında
Art Nouveau Müzesi'ni ziyaret.
Öğle yemeği için serbest zamanın ardından, Sovyet işgalinin izlerinin henüz silememiş olduğunun işareti,
KGB Müzesi ve Stalin donemi mimarisini yansitan
Fen Akademisi Binası ziyaretleri. Daha sonra, Riga'yı dilediğiniz gibi keşfetmek için serbest zaman. Akşam yemeği serbest, geceleme otelde.
13. Gün Riga - Sigulda - Parnü - Tallinn

Sabah, ülkenin iç kısımlarındaki Letonya'nın en önemli
Milli Parkı Gauja'ya hareket. Mağaraları ve Orta Çağ yapıları ile tanınan
Gauja Nehri'nin kıyısında ki
Sigulda'ya varış. Bu pitoresk kasaba ve XIII. yüzyılın başında kırmızı tuğlalarla inşa edilen ve ormana hakim bir konumda bulunan ve eski yerel Livonya dilinde "tanrıların bahçesi" anlamına gelen
Turaida Kalesi gezileri.
Estonya sınırını geçtikten sonra, Baltık Denizi'nin uzun kumsallarını takip ederek, bir zamanlar çarların seçkin uğrak yeri ve Estonya'nın gözde tatil beldesi olan
Parnü'ye hareket. Öğle yemeği için serbest zamanın ardından bu güzel kasabanın keşfi. Daha sonra, seyahatin en kuzey noktası olan,
Finlandiya Körfezi'nin güney kıyısındaki
Tallinn'e doğru yola devam. Akşamüstü, Estonya'nın küçük, şirin başkenti Tallinn'e varış.
"Şarkı Söyleme Devrimi" ile anılan Estonya, 20 Ağustos 1991 tarihinde, üç Baltık ülkesi arasında Sovyetler Birliği'nden bağımsızlığını ilan eden ilk ülkedir. Otele ardından, yerel rehber eşliğinde tarihî şehrin merkezinde yürüyüş. Akşam yemeği serbest, geceleme otelde.
14. Gün Tallinn

Kahvaltının ardından, Tallinn'in keşfi: Baltık ve Kuzey ülkelerin arasında gotik mimarisinin en güzel örneklerine sahip olan ve
tarafından
Dünya Mirası Listesi'ne alınan
Tallinn şehrinin tarihi mahallelerinin keşfi. Yürüyerek yapılacak masal diyarı atmosferinde ki bu şehir turu esnasında bugün Parlamento olan
Toompea Kalesi surları, Dome Katedrali, görkemli Rus Ortodoks Alexander Nevskij Katedrali, XV. yüzyılda inşa edilen Belediye Sarayı Meydanı, büyüleyici Raekoja Plats meydanı, tüccarların evleri, zanaatların ve ticaret loncalarının bulunduğu binalar görülecek yerler arasında. Tarihi şehrin Arnavut kaldırımı ile döşenmiş dar, dolambaçlı sokaklarında istediğiniz gibi dolaşabilmeniz ve alış veriş yapabilmeniz için serbest zaman. Akşam yemeği serbest, geceleme otelde.
15. Gün Tallinn - İstanbul

Kahvaltının ardından
Tallinn şehir turuna devam. Cumhurbaşkanı Sarayı, Estonya'nın bağımsızlığını kazanmasında en büyük rolü oynayan "Şarkı Söyleme Devrimi" nin anıldığı
Şarkı Festivali Alanı, Pirita mahallesi, yat limanı ve Olimpiyat Regatta merkezi... Gezi sırasında Tallinn'in en büyük parkı Kadriorg Parkı'nda bulunan Estonya sanatı koleksiyonlarının büyük kısmını barındıran
Kumu Sanat Müzesi'nin yanı sıra Rus Çarlığı hakimiyetinde olduğu dönemlerde Büyük Petro tarafından Rus Çariçesi I. Katerina onuruna inşa ettirilen zarif
Kadriorg Sarayı'nı ziyaret. Öğle yemeği için serbest zamanın ardından Havalimanı'na transfer. Türk Hava Yolları'nın saat 18.55'de kalkan TK1422 no.lu uçuşu ile İstanbul'a hareket. Saat 22.10'da İstanbul Havalimanı'na varış.