Büyük Orta Avrupa Turu

Renkli ve pitoresk sokakları, her köşeden yükselen müziği ve adete tarihin derinliklerinden gelen atmosferiyle insanı çağlar ötesindeki hayal dünyalarına sürükleyen Orta Avrupa'nın kalbinde, etkileyici bir yolculuk: Sakin yaşam tarzı, dingin atmosferi, dar sokakları ve gotik mimarisiyle sizleri büyüleyecek, Dünya Mirasları listesinde yer alan mistik şehir Prag; 8.ci yüzyıldan günümüze taşınmış, hayranlık duyulacak eserleriyle keşfedeceğiniz Güney Bohemya; bir rönesans tablosunu andıran ve muhteşem tarihi merkeziyle Cesky Krumlov; Telc şehri; siyah mutfağı ile tanınan Skalica Kasabası'nın Fransisken Manastırı; klasik müziğin ve en tanınmış kahvehanelerin muhteşem şehri Viyana, Dünya Mirasları listesinde yer alan Tuna Nehri Kıyıları, Budin Kalesi ve Andrassy Caddesi ile Budapeşte, tarihimizde önemli bir rolü olan Estergon Kalesi... Şirin köyler ve etkileyici manzaralara hakim vadilerin ortasında geçirececeğiniz bir hafta ...
Tüm bu güzellikleri, müziğiyle ve renleriyle insanları çağlar ötesine sürükleyen bir Noel atmosferinde görmek, Noel Pazarları'nda sıcak punsch ve baharatlı kurabiyelerin tadına bakmak... Kısacası, içinde bulunduğumuz senenin sıkıntılı atmosferinden kurtulacağınız bir yıl sonu yolculuğu...

TURUN ÖZELLİKLERİ

  • Almanya, Çek Cumhuriyeti, Slovakya, Avusturya, Macaristan ve Polonya'yı içeren bir yolculuk;
  • Dünya Mirası Listesi' nde yer alan Berlin Müzeler Adası, Prag Tarihi Merkezi, Tarihi Holasavice Köyü, Cesky Krumlov Kalesi ve tarihi binaları ile sokakları, Trebon Biosfer Koruma Alanı, Telc Tarihi Şehir Merkezi, Viyana Schönbrunn Sarayı, Budapeşte Tuna Nehri Kıyıları, Budin Kalesi ve Andrassy Caddesi, Krakov Tarihi Merkezi, Wieliczka Tuz Madeni, Auschwitz Birkenau Toplama Kampı ve Varşova Tarihi Merkezi gezilecek yerler arasında;
  • Prag, Bratislava ve Budapeşte'de ikişer gece konaklama;
  • II.Dünya Savaşını, tarihi eserler bakımından en az hasarla atlatabilmiş olan Prag ve muhteşem mimarisi;
  • Tarihi şehirler Ceské Budejovice, Trebon, Telc, Znojmo Kalesi ve Skalica'nın keşfi;
  • Skalica Kasabası, Fransisken Manastırı'nda şarap tadımı;
  • Viyana'da Schönbrunn Sarayı gezisi;
  • Budapeşte'de Tekne gezisi ve Estergon Kalesi turu;
  • Polonya'da Wieliczka Tuz Madeni ve Auschwitz Birkenau Toplama Kampı gezileri;
  • Konforlu otellerde konaklama;
  • Tüm gezilerin dahil olduğu Ekonomik Kültür Turu.

1. Gün Çarşambaİstanbul - Berlin

İstanbul Havalimanı'ndan, Türk Hava Yolları'nın saat 07.50'de kalkan TK1721 No.lu uçuşu ile Berlin'e hareket. Saat 09.45'de Berlin, Tegel Havalimanı'na varış. Karşılama ve şehir merkezine transfer. Bölünmüş Berlin'de Batı diye adlandırılan Kurfürstendamm'dan, Doğu diye adlandırılan Alexanderplatz'a kadar, mimariye meraklı kişilerin, üzerindeki 17.yüzyıl binalarından dolayı Spree Kıyıları'nın Atina'sı diye adlandırdıkları Unter der Linden'den (Ihlamurların altında) geçerek şehir turu: 1933 yılına kadar parlamento binası olarak kullanılan Reichstag'ın çatısından Berlin'i izledikten sonra, üzerindeki dört atlı araba heykeliyle Berlin'in simgelerinden biri olan Brandenburg kapısında bir mola. Pariser Platz' da bulunan kapının yapımı 18.yy.'a dayanır. Çevresinde, Amerikan ve Fransız Büyükelçilikleri, Berlin Sanat Akademisi, Kennedy Müzesi ve Yahudi Memoriali gibi önemli mekanlar bulunmakta. Daha sonra Arsenal, Opera ve Berlin'in en önemli katedrali ve protestan kilisesi olan Berliner Dom'u görerek Alexander Platz'a varış. Adını Rus Çarı I. Alexander'dan alan meydan, uzun yıllar önce şiddetli olaylara tanıklık etmiş ve burada barış sesleri yankılanmış. Buradaki Belediye Binası'nın tam karşısında yer alan Neptün Çeşmesi, 1891 yılında Roma Tanrısı Neptün'e ithafen yaptırılmış. Roma Çeşmeleri'ni andıran Neptün'ün çevresinde, Almanya'nın dört büyük nehri olan Elbe, Ren, Vistula ve Oder'i temsil eden kadın heykelleri bulunmakta. Öğle yemeği için serbest zamanın ardından, Berlin'in kültürel zenginliklerinin keşfi. Dünya Mirası Listesi' nde yer alan Müzeler Adası'nda bulunan, Bergama Müzesi gezisi. Bu müze 1910/30 seneleri arasında inşa edilmiş olup üç ana bölümden oluşmakta: Antik koleksiyon, Orta Doğu ve İslam Sanatı bölümleri. Müzenin en ilginç eserleri Anadolu'dan götürülen Antik Bergama Zeus Altarı ve Milet Pazar Yeri Kapısı'dır (Bergama eserlerinin bulunduğu salon, tadilattan dolayı bir müddet kapalı kalabilir). Müzenin ardından, 1961 senesinde Doğu Almanya tarafından yaptırılan ve toplam uzunluğu 155 km. yi bulan "Berliner Mauner" yani "Berlin Duvarı" ndan, Doğu ile Batı arasındaki tek geçiş noktası olan Checkpoint Charlie'ye kadar kısa bir yürüyüş. Daha sonra, Berlin Duvarı yıkıldıktan sonra önem kazanarak alışveriş merkezleri, yeni binalar, dükkanlar ve renkli caddeleriyle zengin ve canlı bir görünüme ulaşan, modern Berlin'in simgesi Postdamer Platz'da bir mola ve otele yerleşme. Akşam yemeği serbest, geceleme otelde.

2. Gün PerşembeBerlin - Dresden - Prag

Sabah, kanvalltının ardından Dresden'e hareket. Kısa bir yolculuktan sonra Elbe Nehri'nin kıyısındaki başka bir mimari şaheser olan, Saksonya eyaletinin başkenti Dresden şehrine varış ve Rönesans, Barok ve Klasik tarzlardaki muhteşem bina cephelerinin oluşturduğu çekici silüetlerin, nehir üzerindeki köprülerden seyri. Ardından bu görüntüyü en güzel görebileceğiniz Brühl Teras'a çıkarak şehrin dünya çapında ki kültürel ve mimari zenginliklerini doyasıya seyretme. Daha sonra, çan şeklindeki kubbesiyle bir Barok harikası olan Frauenkirche (Kadınlar) Katedrali gezisi: 11. Yüzyılda yapılan bu kilise 18. Yüzyılda yıkılarak yeniden inşa edilmiş. Ünlü org yapımcısı Gottfried Silbermann bu kilisedeki orgu özel olarak imal etmiş ve J.S. Bach bu orgda bir konser vermiş. II. Dünya savaşında tamamen tahrip olan kilise, birleşmeden sonra orijinal planlarına sadık kalınarak yeniden inşa edilmiş. Kilisenin kubbesinden şehrin manzarasını izledikten sonra şehir merkezinde, öğle yemeği için serbest zaman. Ardından, yürüyerek şehir turu: Ortasında şehri ilk planlayan kişi olduğu için Dresden halkının gurur duyduğu Güçlü Augustus'ün heykeli bulunan Tiyatro Meydanı' nından başlayarak, defalarca yıkılıp yapılan ve en son 1989 senesinde hizmete açılan Semper Opera Binası'nı görüp, geziye Residenzschloss (Dresden Kalesi) ile devam. Rönesans Dönemi'nden kalan ve Saksonya'yı yöneten ailenin ikametgahı olarak kullanılan Kale günümüzde müze olarak hizmet vermekte. Kale gezisinden sonra, otobüsle, renkli sokakları ve masalsı atmosferinde keyifli bir mola vereceğimiz sanatçılar mahallesi Kunsthofpassage'a gidiş. Kısa bir molanın ardından Prag'a doğru yola devam. Varışta otele yerleşme. Akşam yemeği serbest, geceleme otelde.

3. Gün CumaPrag Şehir Turu

Sabah, kahvaltının ardından, Dünya Mirasları Listesi'nde yer alan Prag Tarihi Merkezi'nin keşfi. İlk olarak şehrin şatolar bölgesi Hradcany'ye hareket ve Prag Kalesi gezisi. Tüm kente hakim bir konumda olan ve Gotik mimariden Barok mimarisine kadar tüm stilleri temsil eden birkaç binadan oluşan Prag Kalesi'nin, felsefe ve ilahiyat üzerine 200.000'den fazla kitap içeren iki kütüphanesi ile Strahov Manastırı görülecek yerler arasında. Daha sonra,Lorette meydanı'na doğru bir gezintinin ardından Czernin Sarayı ve sarayı çevreleyen barok tarzı kompleksleri keşfe devam ve birçok Rönesans ve Barok sarayı ile çevrili Hradcany Meydanı'a varış. Fransız gotik akımının baskın olduğu zarif ama heybetli mimarisiyle Aziz Vitus Katedrali, Eski Kraliyet Sarayı ve Aziz George Bazilikası gezileri. Öğle yemeği için serbest zaman. Öğleden sonra,Prag'ın keşfine devam: Her iki kıyısında ki nefes kesen manzarayı, barok heykelleri seyrederek Kral Köprüsü (Charles Köprüsü) üzerinden geçiş. Bu köprü bir çok tarihi olaya tanıklık etmiş: Prag Lideri Jan Zevilske'nin idamı, İmparator Matthias'a başkaldıran 27 lider'in bu meydanda idamları gibi. Belediye binasındaki 27 Haç bu idamları temsil eder. Burada, Eski Şehir Meydanı ve Belediye Sarayı'nı, yaz- kış demeden önünde biriken turistlerin çalmasını merekla bekledikleri ünlü Astronomik Saat Kulesi'ni görebilirsiniz. 15. yy da saat ustası Hanus tarafından yapılan bu saat kulesinin üzerindeki çizimlerin merkezinde Dünya bulunur. Etrafında ise batı, doğu, şafak vakti ve alacakaranlık anlamına gelen Latince kelimeler ve 12 saat dilimi ile 12 burcu gösteren figürler vardır. Saat başı üst kısmında izlenen animasyon gösterisinde 1.ci figür kibir ve kendini beğenmisliği; 2.ci figür aç gözlülüğü; 3.cü figür ölümün gerçekliğini; 4. cü figür ise Osmanlı figürü olup eğlenceyi temsil eder. Üç kadranlı olan bu saatte birinci halka yerel zaman dilimini, ikinci halka Avrupa zaman dilimini, üçüncü halka ise Babil zamanını gösterir. Daha sonra bir zamanlar Mozart'ın org çaldığı yüksek barok dönemi eserlerinden Aziz Nicolas Kilisesi gezisi. Şehrin hareketli merkezlerinden Venceslas Meydanı'nda serbest zamanın ardından otele dönüş ve dinlenme. Akşam yemeği serbest, geceleme otelde.

4. Gün CumartesiPrag - Güney Bohemya Bölgesi (Holasovice - Cesky Krumlov - Ceské Budejovice)

Sabah, kahvaltının ardından Güney Bohemya bölgesinin keşfi: İlk durak 1998 yılında tarafından Dünya Mirası Listesine alınan Tarihi Holasavice Köyü: Güney Bohemya barok stili ile insa edilen ve ortaçağdan kalma şehir planın etkilerini gördügümüz köydeki yapıların inşası 18. ve 19. yy.a dayanır. 2.Dünya savaşında boşaltılan köy 1990 yılında yenilenerek yerleşime acılmış. Köy evlerinin dışında, merkezdeki Nepomuklu St John Şapeli'ni ve köyün uzak köşesinde bulunan Stonehenge'nin küçük bir örnegini görebilirsiniz. Asılı taşlar anlamına gelen Stonehenge, Neolitik taş devri ile Bronz çağı arasında oluşmuş bir anıttır. Bu yapı, astronomi, astroloji, geometri, meteoroloji ve paganizmle ilişkilendirilmektedir. Daha sonra, Vlatava nehrinin yamaçlarında yerleşik Cesky Krumlov Kasabası ve Kalesinin, Dünya Mirası Listesine alınmış 250'ye yakın tarihi bina ve sokakları arasında gezerken kendinizi Rönesans Çağındaki bir resmin içindeymiş gibi hissedeceksiniz. Bu kasaba adeta küçük bir Prag'ı andırmakta. Gezi esnasında Tarihi Kent meydanı, Aziz Vitus Kilisesi, Sanat Merkezi, film sahnerini anımsatan evleri ile Vlatava nehri kıyısı görülecek yerler arasında. Geziden sonra Ceske Budejovice'ye doğru yola devam: Güney Bohemya'nın ekonomi, sanat ve kültür merkezi sayılan Ceske Budejovice, Çek Kralı II.ci Premy Otokar ( 12253 / 1278) tarafından kurulmuş. Bu şehirde, sıralanmış kemerli evlerin yanı sıra Rönesans etkilerini taşıyan eserleri görmek mümkün. Şehir turunda görülecek eserlerin arasında Samson Çeşmesi de bulunmakta. Akşam yemeği serbest, geceleme otelde.

5. Gün PazarCeské Budejovice - Trebon - Telc - Znojmo Kalesi - Skalica - Bratislava

Sabah, kahvaltının ardından Trebon şehrine hareket. Kuruluşu 12.yüzyıla uzanan ve Avusturya sınırına çok yakın bir konumdaki bu şehrin gezisinde Orta Avrupa'nın en eski brasserie'si olan, 1379 senesinde kurulmuş Regent'in haricinde Rönesans döneminden kalan Kale, tarihi şehir merkezi, parklar ve havuzlar görülecek yerler arasında. Şehrin çevresi tarafından Biosfer koruma alanı ilan edilmiş. Bölgenin ormanları ve küçük gölleri harika manzaralar sunmakta. Yine bu bölge en meşhur Sazan Balığı yetiştirme alanlarından biri olarak kabul edilmekte. Trebon'u gezdikten sonra, 13. Yüzyılda bir liman kenti olarak kurulan Telc'e doğru yola devam. 1992 senesinde Dünya Mirası listesine dahil olan tarihi şehirde 17.yüzyıl Rönesans Şatosu'nu, Kent Meydanı'nı ve iyi korunmuş Barok Evleri görmek üzere mola. Şehrin renkli sokakları ve pitoresk Rönesans tarzı mimari esrlerini gördükten sonra uçurumun üzerinde konumlanmış muhteşem Znojmo Kalesi'ni gezmek üzere yola deam. Başlangıçta, 12.yüzyılda yıkılan ahşap bir yapı olan Kale yüzyılın sonunda taş bir yapı olarak yeniden inşa edilmiş. Çevresi derin bir hendek ve girişi 19.yüzyılın sonunda ihmal nedeniyle yıkılan Robber Kulesi adlı sekizgen bir kule tarafından korunuyordu. Gezi ve öğle yemeği molasının ardından, öğleden sonra Mikulov ve Lednice köylerinde kısa geziler yaparak, Skalica Kasabası' nı ve Fransisken Manastırı'nın siyah mutfağını ziyaret edip mahzenlerinde şarap tadımı yapmak için yola devam. Skalica Bağcılık tarihi 15. yüzyılın ortalarına kadar uzanır. Günümüzde Chardonay, Pinot Blanc, Pinot Noir, Riesling, Sauvingnon Blanc, Cabernet Sauvignon ve Merlot'dan oluşan zengin üzüm çeşidinden üretim yapmaktadır. Manastırda tadımın ardından, Bratislava'ya doğru hareket: Slovakya'nın başkenti Bratislava, Tuna nehri üzerinde, Alplerle Karpatlar'ın ortasında yerleşmiş ilginç ve çekici bir şehirdir. Çok güzel bir bir kalenin eteklerinde bulunan şehrin tarihi merkezi, dar sokak ve meydanların etrafındaki Gotik, Rönesan ve Barok tarzı binaların süslendiği ve gezenleri çağlar ötesine götüren bir atmosfere sahiptir.Varışta otele yerleşme. Akşam yemeği serbest, geceleme otelde.

6. Gün PazartesiViyana Şehir Turu

Tüm gün Viyana'nın keşfi. Sabah, kahvaltının ardından, kısa bir yolculuk sonrası Viyana'ya varış ve yüzyıllar boyu Habsburg Hanedanlığına ve daha sonra da birçok imparatorluğa başkentlik yapmış olmasından dolayı gerek mimarisi, gerekse eşşiz bahçeleri ile gezginleri büyüleyen bir şehir olan Viyana'nın keşfine başlama: İlk olarak, Dünya Kültür Mirası listesinde bulunan Schönbrunn Sarayı gezisi; ardından Viyana'nın ünlü tarihi şehir merkezi Ringstrasse çevreleyen görkemli bulvarda yürüyerek Sanat Tarihi Müzesi, Opera Binası, Parlemanto Binası' ile Saint Etienne Bazilikası'nın görülmesi ve yürüyüşün sonuda Belediye Meydanı'nda mola. Gezinin sonunda Bratislava'ya geri dönüş. Akşam yemeği serbest, geceleme otelde.

7. Gün SalıBratislava - Budapeşte

Sabah, kahvaltıdan sonra, Araç trafiğine kapalı olan ve şehirde gezilecek yerlerin neredeyse tamamını barındıran Bratislava şehir merkezinin yürüyerek keşfi. İlk olarak Kale'ye doğru yürüyüş: Karpatlar'ın uzantısı olan kayalık bir tepenin üzerine 9. yüzyılda inşa edilmiş olan ve Tuna Nehri'ni kuşbakışı gören Bratislava Kalesinden hava açıkken, Avusturya ve Macaristan'ın yakın bölgelerini görmek mümkün. Ardından, inşaatı 1452 senesinde tamamlanan St. Martin Katedrali gezisi. Kentin en büyük dini yapısı olan katedral kralların taç giyme törenlerine ev sahipliği yapmış. Çevresinde farklı mimari stile sahip şapellerin bulunduğu yapının 16 metre yüksekliğindeki kulesinin tepesinde Aziz Stephen'ın tacının kopyası durmakta. Daha sonra, eski şehrin pitoresk sokaklarında gezinerek, bir zamanlar şehirin dört kapısında biri olan, 51 mt. yüksekliğindeki St Micheal Kapısı'nı ve Ödön Lechner tarafından, 1908 senesinde, dış cephesi mavi mozaik ve çinilerle dekore edilerek Art Nouveau tarzında inşa edilen St. Elisabeth Kilisesi'nin harika cephesini, Viyanalı mimarlar tarafından 1886 senesinde Neo-Rönesans stilinde inşa edilen tarihi binada yerleşik Slovak Ulusal Tiyatro'sunu, Başpiskopos Jozsef Batthyany için 1778-1781 yılları arasında inşa edilen Primate Sarayı'nı ve bir Macar aristokrat için inşa ettirilen Grassalkovich Sarayı'nın bahçelerindeki heykelleri görüp Roland Çeşmesi'nin bulunduğu Hlavne Meydanı'nda öğle yemeği için serbest zaman. Öğleden sonra, kültürel anlamda Prag ve Viyana ile birlikte Orta Avrupa'nın en zengin kentlerinin başında gelen Macaristan'ın başkenti Budapeşte'ye hareket. Varışta otele yerleşme. Akşam yemeği serbest, geceleme otelde.

8. Gün ÇarşambaBudapeşte Şehir Turu

Budapeşte ve çevresini keşfedeceğiniz iki gün: İlk olarak Dünya mirası Listesi'nde yer alan Andrassy Caddesi, Budin Kalesi ve Tuna Nehri Kıyıları. Sabah, kahvaltıdan sonra Parlamento Binası, Saint Stephen Bazilikasıve Ulusal Opera'nın dış görüntüleri, ardından, ilk yerleşimi 1872'ye kadar uzanan, Erzsebet Meydanı'nı Városliget'e bağlayan tarihi Andrassy Caddesi üzerinde yürüyüş. Caddeyi çevreleyen Neo-rönesans konaklar ve dekoratif cepheler Dünya mirası Listesi'ne girmesine neden olmuş. Cadde boyunca kafeler, restoranlar, tiyatrolar, elçilikler ve lüks butikler görebilirsiniz. En dikkat çekici binalar arasında Devlet Opera Evi, eski Bale Okulu, Zoltan Kodaly Anıt Müzesi ve Arşivleri, Macar Güzel Sanatlar Üniversitesi ve Ferenc Hopp Doğu Asya Sanatları Müzesi bulunmaktadır. Caddenin ucunda Kahramanlar Meydanı'nı ve devasa Milenyum Anıtı'nı ve ardından, Woodland Parkı'nda Vajdahunyad Kalesi'nin harika cephesini göreceksiniz. Şehrin Peşte Mahallesi'nden sonra, meşhur Chain Köprüsü'nden geçerek Buda Mahallesi'ne varış ve Dünya mirası Listesi'nde yer alan Budin Kalesi gezisi. Burada, Mathias Kilisesi ve Balıkçılar Kalesi' nin keşfi ve Kraliyet Sarayı'nın önünden geçerken, Géllert Tepesi'nden Tuna Nehri'nin ve şehrin harika manzaralarının seyri. Akşam üstü, şehrin tarihi binalarını ve Dünya mirası Listesi'nde yer alan Tuna Nehri Kıyıları'nı keyifle seyredeceğiniz bir tekne turu. Daha sonra otele dönüş. Akşam, Şehrin Pest'teki en güzel meydanlarından olan Vörösmarty'de serbest zaman. Akşam yemeği serbest, geceleme otelde.

9. Gün PerşembeSzentendre - Visegrad - Estergon - Krakov

Sabah, kahvaltının ardından, Tuna Nehri boyunca, 1526'da, Mohaç Meydan Savaşı'ndan sonra, yaklaşık 150 sene Osmanlı'nın hakimiyetinde kalmış olan bölgelerden geçerek, eski başkent ve önemli bir dini merkez olan Estergon'a gitmek üzere hareket. Yol üzerinde, Belgrad'ın Osmanlı İmparatorluğu tarafından ele geçirilmesinden sonra kaçan Sırplar tarafından kurulan ve günümüzde tam bir sanatçılar kasabası olan Szentendre'de keyifli bir mola. Tam bir alışveriş cenneti olan bu sevimli kasabada, Budapeşte'ye göre de daha ucuz fiyatlarla Macaristan'a özel ürünler, el işi örtüler, kristal, porselen, hediyelik eşyalar bulabilirsiniz. Daha sonra, Tuna Nehri'nin en güzel manzaralarını göreceğiniz sayfiye şehri Vişegrad'a doğru yola devam. Son olarak Estergon'a varış. Estergon'da, günümüzde Osmanlı izlerini de görebileceğiniz bir müzeye çevrilmiş olan tarihi Kale ve 19.yüzyılda eski kilise ve camilerin üzerine inşa edilmiş, ülkenin en büyük kilisesi olan Saint Adalbert Bazilikası gezileri. Öğle yemeği için serbest zamanın ardından Krakov'a hareket. Slovakya sınırına yakın, Wawel Tepesi'nin eteklerinde, Polonya'yı güney'den kuzeye dolaşan ve kenarları parklar ile çevrili Vistül Nehri etrafında kurulmuş olan Krakow'a varışı takiben otele yerleşme. XI.- XVI. Yüzyıllar arasında Polonya'nın başkentliğini yapmış olan Krakow'un her yerinde beyaz faytonlar görmek mümkün. Krakow, 1364 yılında kurulan ve dünyanın en eski üniversitelerinden biri olan Jagiellonian Üniversitesi'ne de ev sahipliği yapmakta. Ortaçağ'da pek parlak bir devir yaşayan şehir, Rönesans döneminde ise altın çağını yaşamış. Başkentin XVII. yüzyılın sonunda İsveçli Vasa Hanedanı tarafından Varşova'ya taşınmasından ve ardışık istilalardan dolayı şehir düşüşe geçmiş. Polonya'nın üçüncü bölünmesinden sonra Krakow, 1795 yılında Avusturya'ya geçerek, Polonya kültürünün manevi direniş sembolü haline gelir. İkinci Dünya Savaşı'yla anılsa da savaştan çok az zararla kurtulmuştur. Akşam yemeği serbest, geceleme otelde.

10. Gün CumaKrakov - Wieliczka Tuz Madeni - Auschwitz Birkenau - Czestochowa

Sabah, eski Polonya krallarının oturdukları Voyvoda'nın başkenti olup, günümüzde de Küçük Polonya Voyvodası'nın başkenti olan Krakow'un keşfi. İlk olarak müthiş şehir manzarasını seyretmek için Wawel Tepesi'ne çıkış. Burada bulunan ihtişamlı kraliyet sarayı ve bitişiğinde bulunan katedralin gezileri. Krakow XI. yüzyılın başında bir katedral ile donatılır ve daha sonra, 1038 yılında reformcu I. Kazimierz Gniezno şehrini terk ederek buraya yerleşir. XVI. yüzyılın başlarında Polonya kralı ve Litvanya Büyük Dükü I. Zygmunt en iyi yerli ve yabancı sanatçıları getirterek, buraya görkemli bir Rönesans sarayı inşa ettirir. XVII. yüzyıla kadar, kralların taç giydikleri katedralin bodrumunda kraliyet mezarları bulunmakta. Ayrıca, burada bir bölümde Adam Mickiewicz, Juliusz Slowacki ve Cyprian Norwid gibi tanınmış Polonyalı şairlere ayrılmış. Katedralin kulesi ise, 1520 tarihli "Zygmunt" adlı dünyanın en büyük çanlarından birini barındırmakta. Akabinde, tarafından Dünya Mirası Listesi'ne alınan Avrupa'nın en büyük meydanı Rynek Glowny ile Krakow'nun efsane dolu Ortaçağ ve Rönesans merkezinin keşfi. Kanonicza ve Grodzka sokakları, farklı yükseklikteki kuleleri ve her saat başı trompetle çalınan "Hejnal Mariacki" adı verilen bir melodi ile ünlenmiş Azize Meryem Bazilikası, eski kumaş borsası "Sukiennice", şehre müstahkem giriş kapısı olarak inşa edilen Barbakan, 1364 yılında kral III. Kazimierz tarafından kurulan Polonya'nın en eski üniversitesi Jagiellonian Üniversitesi görülecek yerler arasında. Öğle yemeğinin ardından, Krakow'a 1 saat mesafede bulunan Wieliczka Tuz Madeni gezisi için hareket. Wieliczka dünyanın en eski ve en büyük tuz madenlerinden biridir. XIII. Yüzyıldan beri faaliyette olan tuz madeninde oluşan sanat eserleri XVIII. yüzyıldan beri halka açılmış ve 1978 yılında da tarafından Dünya Mirası Listesi'ne alınmış. Devasa maden muazzam galeriler, tuzdan yapılmış heykeller ve kabartmalar, ihtişamlı bir katedral ve şapeller barındırmakta. Gezinin ardından, Auschwitz'e hareket. Oswiecim şehrinin hemen yakınlarında, katledilen Avrupa Yahudileri'nin anısına ithaf edilen Holokost Anıtı'na dönüştürülen, dehşet verici eski Nazi ölüm kampları bulunmakta. Müze olan eski kamp Auschwitz I ve geniş bir alan kaplayan eski çalışma ve imha kampı Birkenau II. Nazi Almanyası tarafından II. Dünya Savaşı döneminde kurulmuş en büyük toplama, zorunlu çalışma ve imha kampları olarak tarafından Dünya Mirası Listesi'ne alınan Auschwitz-Birkenau adıyla alınmış. Bu kamplar, insanlık tarihinin en kötü dönemlerinden birinin asla unutulmaması için dokunulmadan, olduğu gibi bırakılmış. Holokost döneminde, Alman yetkililer kendilerinden "ırksal olarak daha aşağıda" gördükleri diğer grupları da hedef aldılar. Bunların arasında, romanlar, engelliler ve slav halkların kimileri (Lehler, Ruslar ve diğerleri) bulunmaktaydı. Aralarında Komünistler, Sosyalistler, Yehova Şahitleri ve eşcinseller de olan bu gruplar siyasi, ideolojik nedenlerle ve davranışlarına bakılarak hapsedildiler. Geziden sonra Czestochowa'ya doğru yola devam. Akşam yemeği serbest, geceleme otelde.

11. Gün CumartesiCzestochowa - Varşova

Sabah, kısa bir Czestochowa şehir turunun ardından Varşova'ya hareket ve öğlen saatlerinde varış. Ülkenin ortasından geçen 1.047 kilometre uzunluğundaki en büyük nehri Vistül üzerinde yer alan şehir, Baltık Denizi'nden yaklaşık 360 kilometre uzaklıkta bulunmakta. İkinci Dünya Savaşı'nda âdeta yerle bir olan Varşova, Sovyet İktidarı döneminde geniş alanlar üzerine inşa edilmiş. Eski ve yeni binaların iç içe geçtiği dev bir metropol olmuş. Varışta, Lazienki Parkı'nda bestecinin kulağına notaları fısıldayan el şeklindeki ağacı tasvir eden Chopin'in bronz anıt heykelini gördükten sonra, Polonya'nın XVIII. yüzyılın klasik tarz mimarisinin en görkemli örneğini temsil eden "Su Üzerindeki Saray"ı ziyaret. Hamam olarak inşa edilen yapı daha sonra yazlık saray olarak yeniden düzenlenmiş. Sarayda kraliyet koleksiyonlarını görmek mümkün. Varşova'da, savaş yıllarını hatırlatan çok sayıda anıt, heykel ve duvar resmi görmek mümkün. Daha sonra, Polonya halkının düşman işgalinden kurtulmak için kahramanca mücadele ettiği Varşova Ayaklanması'nı anlatan çarpıcı eserlerle dolu, şehrin mücadelesinin 60. yıldönümünde açılmış Direniş Müzesi'ni ziyaret. Gezinin ardından otele yerleşme. Akşam yemeği serbest, geceleme otelde.

12. Gün PazarVarşova - İstanbul

Sabah, "Stare Miasto" olarak anılan Varşova'nın tarihi kalbini keşfetmek üzere otelden hareket. 1980'li yıllarda tarihi yapılara sadık kalınarak yeniden inşa edilen ve yıkılan parçaların bazıları binaların dış cephelerine yerleştirilen Stare Miasto, Varşova'nın tarihini büyük başarıyla yansıtmasından dolayı tarafından Dünya Mirası Listesi'ne alınmış. Tarihi şehri çevreleyen surlar ve XVI. yüzyılda şehre müstahkem giriş kapısı olarak inşa edilen Barbakan; etrafında birbirine yaslanmış rengârenk binaları ve ortasında denizkızı heykeliyle Rynek Starego Miasta Meydanı; şehrin en eski kilisesi olan Vaftizci Yahya Bazilika-Katedrali; Leh başkentini Krakow'dan Varşova'ya taşıyan Kral Zygmunt'un anıtının bulunduğu Zamkowy Meydanı görülecek önemli yerler arasında. Bu meydana açılan ve ulusal müze olarak kullanılan "Kraliyet Yolu"nun başlangıcındaki Kraliyet Sarayı gezisi. Zamkowy Meydanı'nda kısa bir mola ve ardından Stare Miasto'da öğle yemeği için serbest zaman. Daha sonra, Frédéric Chopin'in kalbinin saklandığı kutsal Haç Kilisesi'ni ziyaret. Son olarak, yeni şehir olan "Nowe Miasto" nun keşfi. Jozef Pilsudski Meydanı'ndaki Meçhul Asker Anıtı; Stalin'in Varşovalılara bir "hediyesi" ve şehrin yegane simgesi olan, yaklaşık üç bin odası bulunan 237 metre yüksekliğindeki Kültür ve Bilim Sarayı (Palac Kultury i Nauki) görülecek yerler arasında. Gezilerin sonunda Havalimanı'na transfer. Türk Hava Yolları'nın TK1766 no.lu uçuşu ile saat 19.10'da İstanbul'a hareket. Saat 22.45'de İstanbul Havalimanı'na varış.
Berlin: Mercure Hotel MOA Berlin 4 *
Tripadvisor'a Git
video thumbnail
video thumbnail
video thumbnail
Prag: Grand Majestic Hotel Prague 4 *
Tripadvisor'a Git
video thumbnail
video thumbnail
video thumbnail
Ceské Budejovice: Grandhotel Zvon 4 *
Tripadvisor'a Git
video thumbnail
video thumbnail
video thumbnail
Bratislava: LOFT Hotel Bratislava 4 *
Tripadvisor'a Git
video thumbnail
video thumbnail
video thumbnail
Budapeşte: Danubius Hotel Helia 4 *
Tripadvisor'a Git
video thumbnail
video thumbnail
video thumbnail
Krakow: PURO Kraków Stare Miasto 4 *
Tripadvisor'a Git
video thumbnail
video thumbnail
video thumbnail
Czestochowa: Hotel Arche 4 *
Tripadvisor'a Git
video thumbnail
video thumbnail
video thumbnail
Varşova: Mercure Warszawa Centrum 4 *
Tripadvisor'a Git
video thumbnail
video thumbnail
video thumbnail
Rezervasyon Şartları:
Talebiniz üzerine tura kaydınız opsiyonlu olarak 7 gün tutulur. Bu süre sona ermeden toplam tur bedelinin % 25 ini kapsayan ön ödemeyi yaptığınız takdirde rezervasyonunuz kesinlik kazanacaktır. Opsiyon süresi sonunda ön ödeme yapılmadığı takdirde talebiniz otomatik olarak iptal edilecektir. Bakiye, yurtiçi gezilerde seyahatin başlamasından 30 gün öncesine kadar, yurtdışı gezilerde seyahatin başlamasından 45 gün öncesine kadar tamamlanmalıdır. Ödemelerin belirtilen süre içinde yapılmaması durumunda rezervasyon iptal olmuş sayılır.
Ücrete dahil olan hizmetlerimiz
  • İstanbul/Prag - Varşova/İstanbul uçak biletleri (ekonomi sınıfı)
  • Programda belirtilen turlar;
  • Yukarıda belirtilen oteller veya benzerinde oda+kahvaltı geceleme;
  • Programdaki gezilerin ören yerleri girişleri;
  • Budapeşte tekne gezisi;
  • Tüm bahşişler ( Tur Lideri Bahşişi hariç* ) ;
  • Havaalanı vergileri;
  • Seyahat sigorta paketi*.
Ücrete dahil olmayan hizmetlerimiz
  • Programda belirtilmeyen geziler;
  • Öğle ve Akşam yemekleri;
  • Tur lideri bahşişi**;
  • Her türlü kişisel harcama;
  • Vize ücretleri.

* Polo Turizm özel seyahat sigortası paketi tüm seyahat ücretlerine dahil olup, Polo Turizm Seyahatleri'ne katılan bütün yolcuları kapsar. İlk ödemeyi yaptığınız anda size verilen poliçenin : Mesleki Sorumluk bölümü ödenen ücretin % 100 'ünü, Zorunlu Nedenlerle Seyahat İptali bölümü ise ödenen ücretin %90'ını teminat altına almaktadır.
85 yaş ve üstü yolcularda Zorunlu Nedenlerle Seyahat İptali durumunda ödenen ücreti sigorta kapsamamaktadır.


* Turlarımızda, sizin takdirinize bağlı olduğunu düşündüğümüzden dolayı ücrete dahil etmediğimiz Tur Lideri bahşişi için , bu turda kişi başına 60 $ düşünmek gerekir.

Vize

Almanya, Çek Cumhuriyeti, Slovakya, Avusturya, Macaristan ve Polonya için Schengen vizesi gerekmekte.

ÖNEMLİ DUYURU:
Seyahate katılacak gezginlerin pasaportlarında (yeşil pasaportlar dahil) gidecekleri her ülke için, en az ve karşılıklı iki boş sayfaları olması gerekmektedir. Bazı ülkelerde karşılıklı iki sayfanın boş olmaması sorun yaratabilmektedir.